Martı Jonathan Livington, Richard Bach tarafından kaleme alınmış; sürüdeki diğer martılardan farklı olarak "öğrenmek" ve "gelişmek" isteyen yeniliklere açık, meraklı bir martının yaşamını anlatan fabl tadında bir öykü.
Motive ediciliği çok yüksek bir kitap, asla düşmemeyi değil düştükten sonra nasıl daha sağlam ayağa kalkılır motivasyonunu veriyor.
Onlarca kişisel gelişim kitabı okumak yerine sadece 1 saat ayırdığınız takdirde daha yeni ve taptaze ufuklara sahip olup, ertelediğiniz her şeye, umut etmekten vazgeçtiğiniz hayallerinize "neden olmasın?" diyerek coşkuyla sarılabilirsiniz:)
***
"En yüksekten uçan martı, en uzağı görendir."
"Artık yaşamak için bir nedenimiz olmalı; öğrenmek, keşfetmek, özgür olmak gibi."
"Bizi sınırlayan her şeyi bir tarafa atmalıyız."
"Düşüncelerinizin zincirlerinden kurtulun, bedenlerinizin zincirlerini kırın."
"Görünenlerin hepsi sınırlıdır. Anlayarak bakmaya, bildiklerinin ötesine geçmeye çalış."
"Düşündüğün en son hızda herhangi bir yere uçabilmek için daha şimdiden oraya vardığını kabul etmelisin."
"Eğer ne yaptığını iyi biliyorsan her zaman başarırsın. Başarmak için ne yaptığını bilmek gerek."
"O, korkuyu yenmenin gururuyla, haz alarak yaşıyordu."
"Onu üzen şey yalnızlık değildi; diğer martılar uçmanın keyfine varamamış, uçmalarıyla gurur duyamamışlardı. Gözlerini azıcık aralayıp ileriye bakmayı reddetmişlerdi."
"Yaşamak için ne çok neden var! Balıkçı teknelerinin etrafında o rutin, sıkıcı dönüp dolaşmadan başka nedenler de var yaşamak için. Cehaletimizi kırabiliriz, becerilerimizi, yeteneklerimizi ve zekamızı kullanarak kendimizi bulabilir, kendimiz olabiliriz. En önemlisi, özgür olabiliriz! Uçmayı öğrenebiliriz!"
"Onurlandırılmak istemiyorum ben. Lider olmayı arzulamıyorum, ben sadece öğrenmek istediğim şeyleri onlara göstermek istiyorum."
***
Ayrıca Yaşar Kurt'un Martı Jonathan Livingston üzerine yaptığı bestesini unutmamak gerek:)